12 Şubat 2010 Cuma



ABLUKACI GALATASARAY


Bıkmadılar senelerdir, sıkılmadılar. Konuşarak hakemleri etli altına almaktan, rakip futbolcuları sindirmekten, rakibi yumuşatmaktan, her maç öncesi rakip takımın oyuncusuna transfer teklifi yapma alışkanlığından vazgeçmiyorlar. İşe yarıyor ki, bırakmıyorlar. Yaradığını da bizzat görüyoruz zaten.

Fakat bu kez farklı bir şeyler oluyor. Anadolu takımları tepki koyuyorlar. Antalya mesela…
Yalçın Ayhan’ı linç etmeye kalktılar ama ilginçtir bu aksiyonun başarıya ulaşmasını Adnan Polat’ın kadrolu televizyoncusu Serhat Ulueren’in programı engelledi. Çünkü Antalyaspor yöneticileri sesini yükseltti. İletişim çağı işte…

Rezil oldular, koskoca Rijkaard’ı rezil ettiler cümle âleme.
Elbette Antalya ilk değildi, öncesinde Kayseri’de var. Geçen yıl Mehmet Yıldız’a yaptıklarını bu kez Ali Turan’a yapmaya çalıştılar. Üstelik adam stoper ve üstelik sezon başında yaşanan Mehmet Topuz transferindeki Kayseri’nin tavrını bile bile.

Neymiş sözleşmesinin bitimine 6 ay varmış, konuşulabilirmiş, kimseye sormaları gerekmezmiş.
Bu cümleyi kuran Mehmet Demirkol.
Galatasaray’ın Ali Turan’ı ayartmaya çalıştığında, sözleşmesinin bitimine 6 aydan fazla olduğunu bilerek söylüyor bunu. Şu an için haklı çünkü artık 6 ay kaldı. Ama ayartma yapıldığında 6 aydan fazla vardı. Madem kural 6 ay, 6 ayı bekleyeceksin. Bekleyemiyorsan da, bu paparayı hazmedeceksin. Çünkü adamlar sonuna kadar haklı.

Ama bunlarda çare tükenmez. Aziz Yıldırım’ın satır arası cümlelerini, üstelik “üzerime vazife değil” diye belirtmişken, kendilerine saldırı olarak kabul ederler.

Yalan, kabul ettikleri falan yok. Amaç farklı. Amaç Kayseri ve Antalya gibi iki Anadolu takımı karşısında rezil olan camiayı, Fenerbahçe’ye yapılacak bir saldırıyla rahatlatmak.

Nasıl yapılır bu; önce Haldun Üstünel IQ problemi olan insanlar için açıklama yapar, sonra da Adnan Polat “kaos istemiyoruz” diye bir açıklama yapar.

Gerçekten çok zekice ama IQ seviyesi 50’nin altında olanlar için. Asbaşkan kavga çıkarmak için konuşuyor, sonra başkan çıkıyor kavga istemiyoruz, diyor ve bu iki açıklamanın arası sadece bir gün…

Çok komik ama hala bunu yiyen taraftarlar var tabi…

Hem de öyle ki, Haldun Üstünel'in yaptığını ayar vermek kabul eden Fenerbahçeliler de var bunların arasında. Objektiflik tatavasını yutmuş blog sahipleri mesela...

İnsanda biraz izan olur, okuduğunu anlamak için çabalar ama Haldun Üstünel daha doğrusu Galatasaray camiasında bu anlayış yok çünkü senelerin verdiği alışkanlıklar ezber hareketlerle sonuçlanıyor.

Aziz Yıldırım kulüpler Birliği başkanı olarak onların yıldızlarını koruyacakmış. 4 milyonu açıklayacakmış. Bu soruları soran da kulübün asbaşkanı, akılları sıra şu pespayeliği yapacaklar; Galatasaray asbaşkanı, Fenerbahçe başkanına denktir. Arkasından da sırıtıp, şaka ya, futbol işte, oyun işte, hehehe abartmayın ya, hepimiz kardeşiz diyecekler.

İşte böyle patlatırlar adamı. Ne cevap alabilirsin, ne de ilgi görebilirsin.

Bir kısım Galatasaraylı hariç bütün ülkeyi kıs kıs güldürürsünüz. Ama Fenerbahçeli medya yapıyor tabi tüm bunları. Mesela Danıştay’ın iptal ettiği Seyrantepe projesinin P’si geçmez.
Çünkü Işın Çelebi açıklamış, iptal edilen 2007 projesiymiş. Ama kimse sormaz, 2008 projesinde ne değişti arkadaşım, demez. Benim gördüğüm değişen bir şey yok. Sizce varsa bilemiyorum. Ama Fenerbahçeli medya işte…

Ne olacaktı ya, bu dünya insanlarının büyük çoğunluğu hala Usame Bin Ladin diye bir adamın Amerika’yı vurduğuna inanıyor.

Patlatırlar demiştik ya yukarıda, işte o dün gece gerçek oldu. Antalya geldi, turu aldı ve gitti. Hani o Galatasaray’ın yalan, dayanaksız, insanlık dışı açıklamalarına maruz kalan Antalya.
İpi çeken de, Neden Galatasaray’dan gönderildiği belli olmayan Necati Ateş.

Dövmeleri var diye mi gönderilmişti, var mı hatırlayan?
Bu çok ciddi bir sorudur bak…

Fenerbahçeli medyanın desteğiyle, aldığın oyuncuları parlatırsın, soslu servis yaptırırsın. Baktın ki iş göremeyecek bu transferler ve Aziz Yıldırım haklı, hiddetle bir saldırıya kalkışırsın. Baktın o da olmadı, kasaplar derneğine sataşırsın ve en sonunda eski defterleri açıp kopya çekersin, “lan biz bu durumda ne yapıyorduk” diye sayfaları geriye doğru gezmeye başlarsın. Bazı sayfalar birbirine yapıştığı için çevirmek güç olabilir, bu sorunu aşmak için Fenerbahçeli medya mensuplarından birkaçını çağırırsın, ne de olsa hafif nem ya da biraz ıslaklık o sayfaları rahat çevirmeni sağlar.

Ve oynayacağın son kozu bulursun.

Ben buradan açıklıyorum şimdi. Galatasaray’ın sonraki hamlesinin ne olacağını biliyorum. Çok gizli kaynaklardan öğrendim. Fenerbahçeli olmamdan dolayı arkadaşım olan bazı Fenerbahçeli medya mensubu dostlarımdan öğrendim.

Açıklıyorum.

BU FENERASYON VE BU HAKEMLER GALATASARAY DÜŞMANI.

Aytekin Durmaz, Tolga Özkalfa, Koray Gencerler, M.K.Abitoğlu, Halis Özkahya, Bünyamin Gezer, Ahmet Güvener, İlhan Helvacı’ya rağmen…

Yazıyı, Arda Turan'ın yan hakeme serzenişiyle bitiriyorum, elbette kendi attığım başlığa hitaben.

Hadi ordan, hadi ordaan...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder